benimdir efenim.
çünkü hayat felsefem "dream on"
sadece, "sadakatsizlik, yalan vs." diye skala daraltılmamalı bence.
herşeyin başı ten uyumudur.
sevişmeyi sevdiğin adamı/kadını seversin.
sevişmeyi sevdiğin adamı/kadını aldatmazsın.
he hamurun şerefsizse orasını bilemem.
bu şekilde bir çok insan çıkacak karşınıza. çünkü maalesef çok seven, çok bağlanan, herşeyini adayan ruh hastaları olarak; gittiklerinde "bitti" diyiveriyoruz. sonra birisi daha çıkıyor. o da aynı sarmal. çok sevme evresi, çok bağlanma evresi, herşeyini adama evresi, "adam şerefsiz çıktı rıza baba" evresi, gitme evresi, "öldüm bittim" evresi ve başa dön... çok sevme evresi, çok bağlanma evr....
sinirlenmiş değil ama, "üzülmüş bir kadın olarak katılıp "sinirle" yaptıklarım" diyerek katıldığımdır.
4 yıl önceydi. sevgilimle yeni ayrılmıştık. üstelik aldatılmıştım. hem de yurt odasında ikisini birlikte basmıştım. (bkz:
sabancı üniversitesi yurtları)
*o kadar çok üzüldüm, o kadar çok üzüldüm ki; 1 hafta sonra müthişli bir kafadayken sevgilimin en yakın arkadaşıyla aynı şeyi yaptım.
*hem de kendimi bile isteye, bastırttım.
*(bkz:
sesli sevişmek)
*