sadece bizim ülkemizin değil, dünya'nın tuhaf yerlere gittiğinin göstergesidir.
tarih tekerrürden ibarettir.
birileri de demişti "üstün ırk" diye. şimdi bi zengin abimiz de diyor.
akademi ödülleri ismini taşısa da her zaman akademik bir araştırma sonucunda ödüllendirmelerin gerçekleştiğine inanmakta güçlük çekiliyor. hiç beklemediğiniz bir film aday olur üstüne ödülü de alır.
işte o noktada insan "acaba ben mi aptalım da göremiyorum" diye kendisini sorgular.
hala umudun varlığının göstergesi.
ülkenin özetidir.
insanlar konuştuklarından korkar duruma getirilmeye çalışılmaktadır.
ancak bu noktada sunay akın'dan aşağıdakini bi' dinlemekte fayda var.
https://www.youtube.com/watch?v=rbqlIMWbm5Akuşlar her zaman her yerde olacaktır.
kadrolaşma olarak tanımlanır.
toplumun nabzı ölçülüyor.
tekrar gözaltına alındı haberleri mevcut.
isviçreli bilimadamlarının yaptığı araştırmaların sonucu olduğuna inanıyorum.
şöyle ki:
avm'de tuvalete gitmek için neredeyse tüm avm'yi tavaf ettiriyorlar. böylelikle birçok mağaza daha görülüyor.
ancak o sıkışıklık anında ne mağaza görüyor göz ne de vitrin. o halde nedir her kata tek tuvalet?
gerçek şu da olabilir:
tuvalet, avm'nin sorumluluğunda, alandan para kazanamıyor. kira vermeyen, avm'nin içinde bulunan bir alan. aynı zamanda maliyet kaynağı.
o yüzden ne kadar az o kadar iyi. maliyet indirimi istiyorsan ayda yılda bir temizlikle mis gibi de tuvaletsiz avm olmamış olur.
hislere tercüman olacak sözlük.